XXXXX

Kandemir Farkı

Kandemir, geçtiğimiz aylar estirdiği istifa fırtınasında Belediye Başkanına “4 gün süre tanıdığını söylüyor” bu defa zamanı kısıtlı tutunca söylediğini yapması kaçınılmaz oldu galiba.
Kendi söylüyor yine; “Heyecanlıyım”, “gerginim”, “yorgunum” diye…
Kandemir, 40 yıllık siyaset mücadelesi içinde hep ‘tek tabanca’ ydı… Tabancanın güvenlik kilidi olmak hiç ona göre değildi ve yine de 3 yıldır iyi götürdü. Daha doğrusu ‘getirdiler’ hep birlikte… Kendisini Belediyenin ‘sigortası’ olarak değerlendirenlere şaşırıp kalıyorum, Kandemir’i hiç tanımadıklarını düşünüyorum ya da ondan daha çok var etrafımızda ve CHP’de…
Kandemir’i ikide bir istifaya taşıyan süreçlerin çeşitli bahaneleri oldu, nedenler hep farklıydı ama sorun aynıydı. Belediyeyi devraldıklarında Özcan Işıklar, en hassas bölümün başına Kandemir’i getirdi. Sorunlar daha o zaman başladı. Hep üstü örtüldü, idare edildi, arkadan, yandan toparlandı. Kandemir, hesap adamı değil, atraksiyon adamı. Hesap adamı olsa ağzından çıkanın bir adım ötesini hesaplar öyle konuşur. O kendini ‘doğal’ olarak tarif ediyor ama bu doğallık, planlı, programlı, stratejik süreçlerde ‘dengesizliğe’ açık davetiye çıkartıyor. İstifa kararı alıp alıp vazgeçişleri, daha birkaç hafta önce 2014 ile ilgili örgüt önünde yaptığı açıklamalardan 180 derece farklı kararlarla bugün gündemde.
Kasıtlı ve bilinçli bir art niyet belki yok ama kimse ne zaman patlayacağı ve ne arıza çıkartacağı belli olmayan bir güce güvenerek iş yapamaz. Kandemir, kendini de çevresindekileri de çok zorladı ve yordu. Ayrılışı belki bu nedenle en makul karardı. Her ne kadar onu da çok sağlıklı koşullarda vermemiş olsa da…
Kandemir deyince, birçoğunuzun aklına ilk gelen şey ‘Silivri aşkı’dır kuşkusuz… Bir yerde okumuştum en kötü şey aşık olduğunuza kavuşamamakmış, ama bundan da kötüsü varmış kavuştuğunuzda buna değmediğini an be an yaşayarak görmek!
Kandemir’inki biraz ‘kavuşamamama’ hikayesi biraz da ‘kavuşsaymış’ daha da kötüsü olurmuş duygusu…
Verilen sorumluluk ağırdı onun için ama bu da Işıklar’ın kendisine ne kadar güvendiğini, her şeye rağmen bugüne kadar gelinen süreç ise ikilinin arasındaki akıl ve mantık değil ama duygusal, manevi bağının kuvvetine işaret.
Kandemir, ikinci istifa restinde kendi kazdığı kuyuya düştü bir anlamda da. Bu defa geri dönüşü kendi yapamazdı ama ne yazık ki Işıklar’da da bu dönüşü sağlayacak bir girişim belirmedi. Kimse de bu defa Işıklar’a “Kandemir’i bırakma” diyemedi…
Silivri ve İBB Belediye Meclis Üyeliği, Kandemir’in ilçemize hizmet edebilmesi için yeterince iyi imkanlar. Nasıl olsa zor olan süreç atlatıldı, ekip ile kaynaşma ve tanışma sağlandı. Ama belki de Kandemir’i de rencide etmemek adına, başka sebeplerin de etkisiyle yeni bir isim hemen dahil olmaz Belediye Başkan Yardımcılarının kadrosuna.
Özetle herkesin bir gün olmasını beklediği, şey oldu. İstifa kararının ortaya çıkma şekli belki değil ama Kandemir’in bunu kamuoyuyla paylaşma biçimi kafasının ne kadar karışık olduğunu çok net ortaya koydu. Teşekkür ile başlayan açıklama, Işıklar’a yönelik “hiçbir sorunumuz yok, olamaz da” sözleriyle tamamlandı.

Haberin devamı 07.02.2012 tarihli Hürhaber Gazetesi’nde…

YORUM YAP