XXXXX

Kan Uyuşmazlığı


Son yazımda “Konu CHP’den açılmışken; örgüt etkinliklerine ısrarla katılmayan bazı meclis üyeleri ile ilgili sıkıntı giderek büyüyor aldığım duyumlara göre. Konu Selami Değirmenci’nin kabullenilmemesi mi, CHP örgütü ile bağ kurulamaması mı, yoksa her ikisi mi? Sebep hangisi olursa olsun, meclis üyeliğini ayda iki kez meclis sıralarında oturmak sanan, örgütsel bağlantıyı göz ardı edenlerin durumu ciddi bir soruna işaret olarak kendini hissettiriyor” demiştim.
Tam da bu düşünceleri aktardığım günün akşamında CHP Silivri İlçe Başkanı Selami Değirmenci yönetimi, Kadın ve Gençlik Kolları ile birlikte Silivri Belediyesi’nin düzenlediği Hıdrellez Şenliği’ni protokol krizi nedeniyle terk etti.
Cuma günü gerçekleştirilen Silivri Belediyesi Meclis toplantısında da CHP’li meclis üyelerinin arkasında bulunan izleyici koltuklarında örgüt temsilcilerinin katılmadığı dikkat çekti.
Işıklar, dışa karşı aslan kesilirken, iç meselelerde otoritesini kurma zafiyetleri ile sıra sıra hataları kendi hanesine yazdırma merakıyla dikkat çekiyor. “Başarı varsa ekibimin, başarısızlık benimdir” söylemini ezberledi, eleştiri ile her karşı karşıya kaldığında bunu söylüyor. Sonuçta hiç bir şey değişmiyor.
Işıklar, her şeyin en iyisini bilecek kadar zeki ama kendi etrafında kurduğu tuzağı görmeyecek kadar kör mü?
Siyasi intiharı ile kimlere iyilik yapma derdinde?
Başarısızlıkları üstlene üstle bir süre sonra “Bu ekibin en başarısız kişisi Işıklar ise neden başa o geçti” diye soru işareti uyanır kamuoyunun aklında!
Basın için söylenen “4. güç” konumundan medya bile terfi etti. 4. olmayı kendine yakıştıramayarak 2. güç olarak anılıyor. “Işıklar, belediyede 4. güç” söylemini duyanınız vardır mutlaka.
Bizim Belediye Başkanımızın anlaşılan düşmana, rakibe ihtiyacı yok. Kendi kendini ofsait durumuna düşürme konusunda çok kararlı.
Bir de şöyle bakalım her eleştirinin ardından “Ben her şeyi doğru yapıyorum, ekibim beceriksiz” dese ne değişecek? Hiç bir şey… Zararı yine sineye çekecek. Bu durumda kendini feda edişi karşısında ne düşünmemizi bekliyor, asıl onu söylesin!
“Neden hep ekibe yükleniyorsunuz da Başkanı temize çekiyorsunuz” diyenlere hak verme zamanı. Bu ekibi seçen, zararına katlanan belli. Nasıl olsa Işıklar, ekibinin başarısı için gönüllü çalışmaya hazır, her ne kadar ekibi onu başarısızlıkları ile dibe sürüklemeye devam etse de.

Hep belediyeyi eleştiriyoruz bizde hiç mi suç yok? Var. Silivri’de bazı konularda işin cılkı çoktan çıktı. Basın masasında Başkan Yardımcıların yakınları, alakasız insanlar, protokol artıkları, ilk fırsatta çalıştıkları alan yerine sahada göbek atmakla kendini gösterme gayretinde insanlar, el ense tokat vıcık vıcık ilişkiler sergileniyor. Kimin eli kimin cebinde belli değil. Resmiyet, ciddiyet, sorumluluk yok olmuş.

Silivri’yi temsil eden kurum olduğu için belediyeden başlamak gerekir diye düşünüyorum. Basın hesabına her yerde biten ama tek satır haber yazmayan, hiçbir gazete ile bağı olmayan, olduğu halde bir şey yazmadan, belediyenin bülten atmasını günlerce bekleyen, gazetecilik görevi yapmak yerine kendi resimlerini çekip, göbek atan arkadaşlardan şimdilik rica edeceğim, kendinizi gösterecek başka bir alan bulun. Silivri’de basının kendine çeki düzen verme zamanı gelmiş de geçiyor. Eğleneceğiniz yerler de var ama bunlar görev saha ve zamanlarınız değil, olmamalı. İcra ettiğiniz mesleği ayaklar altına aldığınız, alanlara sessiz kaldığınız sürece en büyük zararı kendimiz, yaptığımız iş görür.
“Bizdendir dokunmayalım” dönemi de böylece bitsin artık. Bizden, yani basından diyeceğimiz insanlar üstlendikleri görevin hakkını, ciddiyetini bilerek hareket etsin.

Sonuç olarak birilerinin büyük bir ciddiyetle yaklaşım sergilediği alanda başkaları dalga geçince kan uyuşmazlığı çakır. Belediyeyi Silivri’yi, basını da bizi ilgilendirdiği için yazdım. Bu konuda ikinci kez yazmaya kalktığımda genel bir değerlendirme yerine bireysel örneklerle açıklayıcı olma mecburiyeti hissediyorum.

Bu arada Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar, CHP İlçe Başkan ve yönetimi ile kopan ilişkiye yeni bir düğüm atarak, protesto sürecini sona erdirmiş. Malum Başkanımız ikna kabiliyeti çok kuvvetli. Ekibi üzerinde neden etki etmiyor o merak konusu işte. Işıklar, Kale Park’ta söz verdiği gibi mi, yoksa ardından başka yerlerde konuştuğu gibi mi düşünüyor şimdilik kestirmek zor. Ama zaman gösterecek.

Yeni bir kopmanın yaşanmaması, tekrar düğüme ihtiyaç duyulmaması dileklerimle.

ENGELLİ ANNELERİNE JEST
AKP, Anneler Günü’nde anlamlı bir kutlama gerçekleştirdi. Anneliğin kutsallığı yanı sıra, engelli bir çocuk yetiştirmenin zorluğunu misafirlerine bir günlük de olsa unutturan muhalefet, hükümetin bu alanda yaptığı çalışmaları da anlatma fırsatını kaçırmadı.

İyi haftalar.








YORUM YAP