Şahin Dirik

İBB’de gündem yine Silivri

Değerli okurlarımız, öncelikle şunu belirteyim, ben kayıtlı bir CHP üyesiyim. Hatta bütün ailem üyedir. Şu an değil ancak geçmişte partinin çeşitli kademelerinde görev aldım. Ama köşelerimi yazarken partili kimliğimi bir kenara bırakıp her görüşten insanları haklı bulduğum yerde övüp haksız bulduğum yerde eleştirmeye özen gösteriyorum, çünkü olması gereken bu. Bu işe çok genç yaşta başladım ve yıllardır bu şekilde yapıyorum. Çoğunlukla bu konuda takdir edildiğimi düşünüyorum. Doğru olanın bu olduğuna inanıyorum. “Yayın politikası” adı altında bir tarafa sürekli yıkama, yağlama, cila çeken, diğer tarafı gömen bir tip olmadım hiç, olmaya da niyetim yok. Net bir köşe yazarı olduğumu düşünüyorum. Benim için doğru doğru, yanlış yanlıştır. Lafı eveleyip gevelemem... 

Geçtiğimiz gün Belediye Başkanımız Volkan Yılmaz'ın MHP Gurup Başkan Vekili sıfatıyla İBB Meclisi'nde yaptığı konuşmayı dinledim. Konuşmasında kendi adıma son derece ilginç bulduğum bazı noktalar oldu. Bunları da siz değerli okurlarımızla paylaşmak istedim.

METRO HATIRLATMASI...

Daha önce bu konu ile ilgili yine gazetemizdeki köşemde yazdığım yazıdan hareketle Yılmaz'ın İBB Meclisi'nde yaptığı kinayeli hatırlatma yeterli gelmemiş olacak ki İBB Başkanımız Ekrem İmamoğlu'nun bizzat katıldığı geçtiğimi günkü oturumda tekrar hatırlatma gereği duymuş. Projenin Silivri için arz ettiği önemsen bahsetmeye gerek dahi yok. Bana sorarsanız İBB'nin Silivri'ye yapacağı KİPTAŞ konutlarından veya kreşlerden çok daha önemli bir konu bu. İlçenin ihtiyaç önceliklerini birinci sırada dahi denilebilir. Projenin ikinci kez mecliste gündeme gelmesine rağmen belirgin bir cevap gelmediğini de eklemek gerek...

İLÇE BAŞKANI POLEMİĞİ...

Gelelim Yılmaz'ın konuşmasının belki de en can alıcı noktasına. Yılmaz konuşmasında CHP Silivri İlçe Başkanı'nın İBB tarafından ilçemizde yürütülen istisnasız her çalışmanın başında poz vererek adeta İBB çalışanlarının amiri, koordinatörü gibi bir role bürünmesinden duyduğu rahatsızlığı dile getirdi.

Evet, ilçe başkanının işi partidir, belediye değil. Görev tanımında da belediye ile ilgili hiç bir şey yoktur. Senelerce İBB'nin ilçemizdeki çalışmalarının Saral-Haseski İş Merkezi 4. Kat'tan koordine edilmesini eleştirip durdu CHP, şimdi aynı duruma düşme gibi bir lüksü yok. Hele ki Ekrem İmamoğlu'nun “partizanlıktan uzak, yeni bir belediyecilik anlayışı” vizyonunu düşünürsek Silivri'de yaşananların bu görüşle taban tabana zıt olduğu sonucuna varmamız zor olmayacaktır. Bu zıtlık Ekrem başkana, Silivri'deki oy potansiyeline ancak zarar verir, bunu da kimse istemez diye tahmin ediyorum...

Eğer illa partiden biri İBB'nin ilçemizdeki çalışmalarını denetleyecekse bu halkın seçtiği İBB Meclis Üyeleri olmalıdır. Ve evet, Volkan Yılmaz'ın da verdiği örnek üzere Berker Esen'in aksine Zafer Yalçın'ı Silivri Belediyesi'nin hiçbir çalışma alanının başında “Çalışmaları koordine ediyoruz, bilgi aldık vs” minvalinde paylaşımlar yaparken göremezsiniz. Buna da eyvallah... Bu noktaya kadar Yılmaz'a hak verdiğimi söylesem de yine de kendimi “Bu ne perhiz, ne lahana turşusu” demekten alamadığım noktaya gelelim. İlçemizde kendisi gerçekleştirmediği, yetki alanı dışında olan her türlü çalışmanın başında poz vererek algı peşinde koştuğu düşünülen bir Volkan Yılmaz gerçeği de var. İBB'nin, hükümetin çalışmalarının başında poz veriyor ve her ne kadar paylaştığı fotoğrafların açıklamalarına çalışmaların hangi kurum tarafından gerçekleştirildiğine dair küçük notlar yazsa da hepimiz biliyoruz ki hala ilçemizdeki tarihi köprülerin restorasyonundan Silivri Belediyesi'nin sorumlu olduğunu zannedecek kadar saf ve cahil insanlar da var. Bence başkanın stratejisi de bunun üzerine kurulu, safları kafeslemek...

Bunun yanı sıra Volkan Yılmaz'dan devlet tarafından Silivri'ye yaptırılan her binanın, her hizmetin önünde poz verip bunu sosyal medyasında paylaşan AKP İlçe Başkanı Mutlu Bozoğlu'na da iki kelam etmesini isterdim. Zira Berker Esen ne yapıyorsa Bozoğlu da bizzat aynısını yapıyor. Ancak “Cumhur İttifakı'nın ruhu” gereği böyle bir eleştiri elbette gelmeyecek. Ruhmuş, işte beni tam bu noktada bir gülme alıyor : )

Neyse, bu haftalık benden bu kadar. Değerli okurlarımız, kalın sağlıcakla!

YORUM YAP