Şahin Dirik

Çok ağır iddialar…

Silivri Belediyesinin Nisan ayı için Cuma gerçekleştirilen meclis toplantısında ilginç gelişmeler yaşandı. Öncelikle Süheyl Kırkıcı'nın iki yıldır başarı ile yürüttüğü CHP Grup Başkanvekilliği görevinden ayrıldığını ve bu görevin Melih Yıldız'a devrolduğunu öğrendik. Ben Süheyl Kırkıcı'yı şahsen tanıyan biri olarak bu gelişmeye üzüldüğümü ve CHP nezdinde önemli bir kayıp olarak gördüğümü ifade etmeliyim. Kendisini siyasi ve kültürel birikim, teknik belediyecilik bilgisi ve tecrübe yönünden donanım olarak meclisteki (tüm partiler dâhil) pek çok meclis üyesinin fersah fersah önünde görüyorum. Melih Yıldız'ı ise uzun süredir aynı partide görev yapıyor olmamıza rağmen çok fazla tanıma fırsatım olmadı. Bu yüzden tanımadan, bilmeden hakkında yorum yapmam uygun olmaz. Önce bir süre performansını gözlemlemek lazım…
Volkan Yılmaz'ı gözlemlediğim kadarıyla kendisi (özellikle CHP'den gelen eleştiriler söz konusu ise) saman alevi gibi çabuk parlayan ancak aynı hızla sönen bir siyasetçi. Bu seferki parlamasının bedeli ya kendisi ya da muhalefet için ağır olacak gibi duruyor.

Volkan Yılmaz son meclis toplantısında Özcan Işıklar dönemi ile ilgili çok ama çok ağır yolsuzluk suçlamalarında bulundu. Belediye bütçesinin peşkeş çekildiği iddialarına yer verdiği konuşmasından sonra muhalefetten kayda değer bir ses çıkmaması ise akıllarda soru işaretleri bıraktı.

Bu noktadan sonra yapılması gereken bellidir. Eğer Volkan Bey'in elinde gerçekten böyle dosyalar varsa yapması gereken şey bunları savcılığa vererek başta Özcan Işıklar olmak üzere bu işle ilgili kim varsa hepsiyle ilgili suç duyurusunda bulunmaktır.

Eğer sağda solda bu konuyla ilgili bağırıp çağırıp hala bunu yapmıyorsa bunun yalnızca üç sebebi olabilir;
1) Yalan söylüyor.
2)İleride CHP'nin kendisine yöneltebileceği daha ağır eleştiriler için söz konusu yolsuzluk dosyasını elinde CHP'ye karşı koz olarak elinde tutmak istiyor.
3) Kendisi de belediyede yapılmaması gereken işler yapıyor ve CHP'ye karşı devr-i sabık durumu yaratmak istemiyor. Çünkü yarın öbür gün CHP belediyeyi geri alırsa onlar da kendisini aynı duruma düşürürler diye korkuyor.
Gördüğünüz üzere üç ihtimal de birbirinden korkunç. Üç ihtimale de inanmak istemem. Ben başkanın bu konuda tüyü bitmemiş yetimin hakkını gözeterek iyi niyetli davranacağına, gerekeni yapacağına inanmak istiyorum. Nasıl bir yol izleyeceğini göreceğiz…
Eğer Volkan Bey bu konu ile ilgili herhangi bir aksiyon almazsa başta Özcan Işıklar olmak üzere CHP'nin de yapması gereken bellidir; iftira suçu üzerinden suç duyurusunda bulunmak. Artık bu konunun çözümsüzlüğü daha fazla uzamamalı.
Silivri'ye yapılması gerekenlerin konuşulacağı belediye meclisi artık böyle konularla daha fazla meşgul edilmemeli, gereken ne ise yapılmalı!

YORUM YAP