Lerzan Öke

Bilge iki insanımızın gençlere tavsiyeleri


Kanal D. Saat 21.30 yine geç saatte bir açık oturum var… Okan Bayülgen’in 2009 yılında yönettiği bu programını pek sevmezdim. Aslında programın içeriğinden ziyade Bayülgen’in nev’i şahsına münhasır el kol ve yüz hareketleri ile programı itici bir şekilde yönetmesini ve hele dıştan programa bağlanan kişileri tersler gibi konuşmalarını hiç sevmezdim… Amma, bu defa öyle olmadı… İlgim giderek arttı ve programı sonuna kadar zevkle seyrettim ve de; bu açık oturumu izleyemeyen tüm gençlerimiz için notlar aldım.
Okan Bayülgen’in kestirdiği saç ve sakalından arınmış yüzü aydınlanmış, tik halinde yapığı yüz hareketleri minimuma indirilmiş, son derece mütevazı biçimde ve hatta ara sıra dizleri üzerinde oturarak saygılıca açtığı sualleri cevaplayan iki bilge insan vardı karşısında… İkisinin yaşı toplandığında 178 eden iki köklü çınar…
Birincisi; hemen hemen hepimizin tanıdığı Tema Vakfı’nın kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanı Hayrettin Karaca (Türkiye Erozyon ve Ağaçlandırma Vakfı) diğeri; Arkeoloji Müzesinin tanınmış Sümerologlarından Muazzez Hilmiye Çığ’dı.
Bu ikili, kitap okuma alışkanlıkları nedeniyle yıllar önce kendi yazdıkları kitaplarının imza töreninde tanışmış ve dünya görüşleri ve kafa yapılarıyla da evvela çok iyi dost ve gönül yapılarıyla da daha sonra birbirlerine aşık olmuş ve bunu hiç çekinmeden gençlere gururla söyleyerek ve de Muazzez hanım biraz çekinse de Hayrettin bey her daim taze tuttuğu aşkını haykırıyordu gençlere…
Sonra da sırtındaki 28 yıldan beri giymekten usanmadığı kırmızı süveterini gençlere gösterip; "Marka giyim kuşama lüzumlu, lüzumsuz para sarf edeceğinize kitap okuyun, kitap satın alın, ben günde beş saat kitap okuyorum” deyiveriyordu…
Varlıklı bir ailenin oğlu olduğu halde sokağındaki yalın ayak oynayan fakir çocuklarla zamanında yalınayak oynadığını, onların halinden daha çocukken anlamaya çalıştığını söyleyen Karaca, dünyada herkese yetecek kadar yiyecek olduğunu, ancak açgözlü olanlara yetmeyecek kadar azaldığını sözlerine ekliyordu…
"Dünyanın ve Türkiye’nin çeşitli sorunları var. 2020’lerde başınıza neler gelecek bilmiyorsunuz… Çünkü kitap okumuyorsunuz” diyerek konuşmasını sürdüren Karaca "Bugünün ekonomisinin yarattığı kadar değil, kendinize yetecek kadar tüketici olmanız, özellikle toprağı ve ağaçları korumalı ve yaşatmanız şart, aksi halde siz de topluca aç kalacaksınız” diyerek gençleri uyarıyordu…
Yaşlı aşıklar birbirine ara sıra iltifatlar ve şiirler okurken Muazzez Çığ da kendisine konuşma fırsatı vermeyen Karaca’ya biraz sitem ederek gençlere şöyle seslendi; "Memleketimizin her şeyini satıyorlar, en önemlisi topraklarımızın yabancıya satımıdır ve bu en büyük kötülüktür… Avrupa’da veya Amerika’da küçük bir bahçe içinde villa alabilirsiniz ama geniş bir arazi alamazsınız… Özelleştirilmeyen ve satılmayan bir tek namusumuz kaldı, topraklarımıza sahip çıkın” diyerek bu konuda ne kadar Hayrettin Karaca ile hemfikir olduğunu gösteriyordu…
Programın sonunda Hayrettin Karaca tarafından Okan Bayülgen’e Tema Vakfı üyeliğini simgeleyen rozeti takıldı ve yine Karaca’nın genç ve dinç erkek edası ile gençlerle birlikte söylediği "Çıktık Açık Alınla” marşı ile sona erdi…
Ben de, bundan sonraki programlarını aynı tevazuu içinde devam etmesini dileyerek Sayın Bayülgen’i kutluyor ve Sayın Karaca’nın son kitabı "Nehirler Kuruyunca”yı okumalarını tüm gençlerimize tavsiye ediyorum.


YORUM YAP