XXXXX

Asmalımescit, Paris Ve Silivri

Bu yazıyı aslında Beyoğlu Belediyesi'nin İstiklal Caddesi'nde ve Asmalımescit'te, kafe, restaurant ve barların, kaldırımlara, yol kenarlarına çıkardığı masa-sandalyeleri kaldırmasından hemen sonra yazacaktım ama neden bilmem, bekledim...
Belki araya başka konular girdi, neyse ne...
Bugün (sizin için dün olması gerek) gazetelerde ve internet sitelerinde, Başkan Işıklar’ın konuyla ilgili açıklamalarını okuyunca, tekrar aklıma geldi.
Çok sık gidemem ama yolum düştüğünde mutlaka İstiklal Caddesi'ne uğrarım, kimileri için eğlence, kimileri için kalabalık, kimileri için "piyasa" demekse de, İstiklal Caddesi ve Beyoğlu benim için kitap demek, sahaf demek, kolleksiyonluk eşya demek, şeytanın aklına gelmeyecek yaratıcı ıvır-zıvırlar demek...
Ve mutlaka, dönüş yoluna çıkmadan önce, İstiklal Caddesi'nin yan sokaklara, Sıraselviler tarafına açılan kafelerden birinin önünde oturur, yorgunluk kahvemi içerken, "ganimetlerime" göz atarım... Atardım...
Çünkü son gidişimde, o cıvıl cıvıl, neşeli, her birinden canlı müzik sesleri yükselen mekanların yerinde, tam anlamıyla bir "hayalet şehir" gördüm...
Sokaklar bomboş, işletmeler sinek avlıyor... Sigara yasağı zaten malum, e bir de üstüne sıcaklar eklenince, kim içeriye tıkılmak ister ki?
Gila Benmayor'un köşesindeki bilgilerden öğrendiğime göre, Beyoğlu Belediyesi, kaldırımlardaki masaları kaldırınca, en az 3 bin kişi işsiz kalmış, bir çok mekan kepenk kapatmış...
Silivri'de ise, bu örneğin tam tersi, Özcan Işıklar yaz başında, sahil düzenlemesine start verince şaka yollu bir açıklama yaptı; "Başka yerde kaldırıma masa-sandalye çıkaranlara ceza kesiyorlar, biz çıkarmayan esnafa ceza keseceğiz" dedi...

Haberin devamı 15.09.2011 tarihli Hürhaber Gazetesi’nde…


YORUM YAP