XXXXX

Akp Yönetimi Kesinleşti


 İlçe başkanlığı ataması da, yönetimin kesinleşme süreci de kolay olmadı. Karakaş, Silivri siyasetinde zor işlerin adamı olarak varlığını, bir yandan da yükselişini sürdürüyor. Açıklanan listede bir sürpriz yok CHP Belediye Meclis Üyesi Şenel Yıldırım’ın ortağı Ahmet Küpelioğlu’nu saymazsanız. İki ortak aynı görüşte olacak diye bir şey yok tabi ki ama meydana gelen olay daha çok ticari çıkarların çift taraflı sürdürülebilmesine yorumlanıyor, yorumlanması da sürdürülecek kamuoyu nazarında. AKP, Küpelioğlu’nu yedek yönetimine alırken, CHP’ye mi, kendi kalesine mi gol attı kestirmek karmaşık bir süreç.
Karakaş, yönetimin belirleme sürecine ilişkin basın toplantısında yerel yönetime, önümüzdeki seçimlere ve gelecek sürece ilişkin önemli ipuçları vermekte. Oluşturulan yönetimin olabildiğince taban ve halkla işbirliği içerisinde çalışmasının tüm yöntemleri devreye sokulacağa benziyor.
Karakaş insan ve maddi güç bakımından ciddi bir umut ışığı oldu. Yükseklere çıkarttığı bu çıtayı tutturmak, beklentileri karşılamak çok meşakkatli bir iş görüntüsü veriyor.
Tabana bu denli umut tohumları ekmişken, hasada kadar bol verim almayı sürdürmek iddialı olduğu kadar çok enerji isteyecek.
Bu arada partinin ikinci ismi görevinin bir bayana verileceği imasının ardından yönetim listesine bakınca Dilek Demiral dikkatimi çekti. Geçmiş dönem yapılan hataların telafisi tabi ki tek taraflı olmaz. Eğer insanlar her şeye rağmen size bir şans daha veriyorsa, bunu da iyi değerlendirmenin gereği ortada.
Karakaş, yönetimini merkez ağırlıklı kurmuş. Yerel seçim sonucunun ders alındığının bir başka kanıtı.
Yönetime iki meclis üyesi girmiş. Biri AKP’nin merkezdeki en güçlü kozu Yalçın Yönet diğeri İl Başkanı Aziz Babuşçuoğlu’nun Silivri’ye gönderdiği isim Tamer Şişman. Karakaş, İl Yönetimi ile sıkıntı yaşadığı iddialarına gerekli mesajı da bu aşamada yaptığı tercihleri ile göstermiş oldu. Yoksa Tamer Şişman’ı Silivri ne tanır ne bilir!? AKP’yi Silivri’ye tanıtmak için değil, ama İl’in ilçeye bakış açısına katkı sunması beklenen bir isim koşullar gereği değerlendirilmişe benziyor.
AKP, her türlü imkanın sonuna kadar kullanılacağı bir genel seçim hazırlığı ve ilçe düzeyinde sıkı bir muhalefete hazırlanıyor. Kendi iç düzenlemelerini rayına soktuktan sonra AKP’nin tek hedefi Silivri’yi geri kazanmak, mevcut iktidara kaybettirmek olacak hazırlıklar her anlamda bunu gösteriyor.
AKP’nin hedefinde hiçbir şekilde CHP yok, olmayacak gibi de görünüyor. Tek hedef Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar… Belki dış güç saldırıları bir türlü sağlanamayan birlikteliğin, dayanışmanın ne kadar önemli olduğunu anlatmaya yeter ve gereğinin yapılması noktasında harekete geçilmesini sağlar.
Bu arada iktidar ile muhalefet ilçe başkanlarının kalıcılığını kıyasladığım süreçte CHP’nin parti merkezi bitişiğindeki ofisi satın alma girişimiyle öne geçtiğini yazmaya hazırlanırken,
Metin Karakaş’ın, genel seçimler sonrasında AKP’nin yerini taşıma kararlılığını öğrendim. Değirmenci arayı iyi kapatmıştı ama Karakaş bu durumun uzun sürmesine fazlaca fırsat vermeyeceğe benziyor. Silivri’de siyasi yarış giderek daha sıkı bir aşamaya geliyor.  

MEKANIN CENNET OLSUN
RIDVAN BABA
Rıdvan Baba’nın hayatı boyunca diktiği sevgi tohumları, son yolculuğunda çiçek açtı. Piri Mehmet Paşa Camii’nin havlusunu dolduran yüzlerce seveni, uzak ve yakın yerlerden ulaştırılan çelenkler. Silivri’nin çiftçisi, ziraatçısı öksüz kaldı.
Sağlık koşulları engel olmadığı sürece herkese ve her şeye yetişmeye çalışan Rıdvan Baba’nın yeri zor doldurulur. Mekanı Cennet olsun!

BEYAZ AT VE HÜKÜMDAR
Hükümdarın birinin beyaz bir atı varmış. Hükümdar, bu atını çok severmiş. Bir gün bütün maiyetinin (”kendi adamlarının”) hazır bulunduğu bir sırada:
- Bu beyaz atımın ölüm haberini getirenin kafasını uçurabilirim. Çok dikkatli olun. Çünkü bu beyaz atı canım kadar seviyorum. Onun ölüm haberi bende kriz geçirtebilir, demiş.
Günün birinde, her şeyin eceli gibi beyaz atın da eceli gelir. Ve beyaz at ölür. Hükümdarın adamlarında bir telaştır kopar. Kimse cesaret edemez ki, beyaz atın ölümünü hükümdara haber versinler. Seyis başı, düşünür taşınır, olacak gibi değil. Ben gidip hükümdara haber vereceğim. Öyle olsa da, böyle olsa da bizim kafa gidecek, der. Ve Seyis başı, hükümdarın huzuruna çıkar:
- Hükümdarım, der. Sizin beyaz at var ya!
- Evet der, Hükümdar. Seyis başı:
- O, yatmış, ayaklarını dikmiş, gözlerini yummuş, karnı şişmiş, hiç nefes almıyor, der. Hükümdar :
- Seyis başı, seyis başı! Desene, bizim beyaz at öldü!..
Seyis başı:
- Aman hükümdarım! Ben demedim, siz dediniz hükümdarım, siz dediniz der ve kafayı kurtarır.
Söyleme şeklimiz bir çok şeyi değiştirir.

YORUM YAP