Referandum sonucuna uygun olarak dün partiye üyelik kaydını yaptıran Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın AK Parti'ye dönüşünü değerlendiren İlçe Başkanı Kutlu, “2001'deki samimiyetin ve mücadele ruhunun yeniden teşekkül edeceğine olan inancımı ifade etmek istiyorum. Recep Tayyip Erdoğan sadece Türkiye'nin Cumhurbaşkanı ya da AK Parti'nin Genel Başkanı değil aynı zamanda birçok mazlum coğrafyanın umut bağladığı bir lider. 21 Mayıs tarihinden sonra çok daha güçlü bir AK Parti'nin Genel Merkez'den tutun Mahalle Teşkilatlanmalarına varana kadar yeni bir heyecanla yola devam edeceğine inanıyorum” dedi.
16 Nisan'da kabul edilen Anayasa değişiklikleri doğrultusunda Recep Tayyip Erdoğan'ın AK Parti'ye dönüşü ve teşkilatlara son gelişmelerin yansımasını değerlendiren Kutlu, daha güçlü bir AK Parti ile daha etkin bir Türkiye portresi çizdi.
“RECEP TAYYİP ERDOĞAN'IN TEKRAR PARTİMİZİN BAŞINA GEÇMESİ AK PARTİ TEŞKİLATLARI AÇISINDAN YENİ BİR SÜRECİN BAŞLANGICI OLACAK”
Sevginar SALİ: Anayasa değişikliği ile Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın partiye genel başkan olarak dönüşünün önü de açıldı. Erdoğan'ın yeniden partinin başına geçmesini nasıl değerlendiriyorsunuz?
Rıfat KUTLU: Cumhurbaşkanımız aynı zamanda partimizin Kurucu Genel Başkanı. Farklı temsiliyetlerde olsa da AK Parti'de siyaset yapan bütün kardeşlerimizin gönlünde daima bir aidiyetlik hissi mevcuttu. Tabiri caizse o hasret 21 Mayıs'taki kongremizde vuslatla buluşacak. Benim gibi birçok arkadaşımız ve teşkilat mensubu büyüklerimiz aynı özlemi çekiyordur diye düşünüyorum. Recep Tayyip Erdoğan'ın tekrar partimizin başına geçmesi AK Parti teşkilatları açısından yeni bir sürecin başlangıcı olacak. 2001'deki samimiyetin ve mücadele ruhunun yeniden teşekkül edeceğine olan inancımı ifade etmek istiyorum. Recep Tayyip Erdoğan sadece Türkiye'nin Cumhurbaşkanı ya da AK Parti'nin Genel Başkanı değil aynı zamanda birçok mazlum coğrafyanın umut bağladığı bir lider. Haliyle böyle bir liderle tekrar aynı siyasi çatı altında bir araya gelmek her teşkilat mensubunda olduğu gibi bize de o sevinci ziyadesiyle yaşatacak. Bu manada 21 Mayıs'taki kongremizin partimiz, ülkemiz ve Cumhurbaşkanımız açısından hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum. Ülkenin gücü ancak güçlü bir kişinin liderliği ile dünyaya yansıyabilir. 21 Mayıs tarihinden sonra çok daha güçlü bir AK Parti'nin Genel Merkez'den tutun Mahalle Teşkilatlanmalarına varana kadar yeni bir heyecanla yola devam edeceğine inanıyorum. İnşallah teşkilatımız ve partimiz için de çok daha güzel yarınların başlangıç günü olur.
“YÜZDE 51,4'LÜK OY ORANINI BAŞARILI BİR SONUÇ”
Sevginar SALİ: Siyasi kulislerde 16 Nisan'da Hayır'ların önde olduğu, Evet'lerin ikinci olduğu ilçelerde belediye ve ilçe başkanlarının değişeceği ile ilgili bir söylem var… Nedir aslı astarı?
Rıfat KUTLU: Parlamenter sistemden Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine geçtiğimiz bu süreçte daha önce de belirttiğim gibi arazide çeşitli manipülasyonların düzeltilmesiyle uğraştık. 2 aylık zaman dilimi içerisinde 18 maddelik değişikliğin hem Avrupa'nın hem içimizdeki mihrakların hem de Türkiye'deki diğer muhalefet partilerinin bir yalan kampanyaya dönüştürmeye çalışması neticesinde seçmenimizle birebir görüşerek anayasa değişiklik paketi hakkındaki doğruları kendilerine anlattık . Yüzde 50+1 ile sonucun kabul edildiği referandum sisteminde yüzde 51,4'lük oy oranının başarılı bir sonuç olduğu ortada. Cumhurbaşkanımızın da bu manada tahmin ediyorum beklediği sonuç yüzde 52-53 oranlarındaydı. Elbette ki ilçeler ve mahalleler nazarında bir değerlendirmeye tabi tutulduğunda bazı bölgelerde daha yüksek oy oranlarını partimizin üst kademesi bekliyor olabilir, bu onların takdiridir. Parti üst yönetimimiz nasıl bir değerlendirmede bulunur bu parti MYK'mızın, Genel Başkanımızın, teşkilat başkanımızın, il başkanlarımızın karar vereceği bir mevzudur.
“MHP TABANININ VERDİĞİ EVET OYLARININ TARTIŞILMASINI DOĞRU BULMUYORUM”
MHP seçmeni veya MHP tabanının verdiği Evet oylarının tartışılmasını doğru bulmuyorum. Çünkü 1 MHP'li bile oy vermemiş olsa dahi Sayın Devlet Bahçeli'nin hem mecliste hem kampanya sürecinde gösterdiği tavır saygıyı ve takdiri hak ediyor. Kendi ilçemizde de aynı duygularla MHP'de siyaset yapan ve MHP'ye gönül vermiş bütün Silivrili hemşerilerimi yürekten kutluyorum. Onlara teşekkür ediyorum. İnanıyorum ki ellerinden gelen gayretleri göstermişlerdir.
“SEÇMENİMİZİN TERCİHİNİ HİÇBİR ZAMAN AŞAĞILAMADIK”
Tabi ki daha iyi sonuçlarda alınabilirdi ama dediğim gibi biz seçmenimizin tercihini hiçbir zaman aşağılamadık. Eğer seçmenimiz bir tercihte bulunduysa biz o tercihi sandıktan çıkan sonuç olarak değerlendirip başımızın üstünde yeri vardır deriz. Mahalle ve köy bazlı sonuçları değerlendirdiğimizde çıkarttığımız çok önemli neticeler var. Bunları da kendi içimizde yaptığımız toplantılarda dile getirip, oralarda ne gibi hareketliliğin oluştuğunu, hangi tarafın ne yönde kaydığını net bir şekilde sandık sandık değerlendirmiş olacağız. Bu değerlendirmeleri bir stratejiye dönüştürerek önümüzdeki seçim dönemlerinde en azından AK Parti teşkilatlarının bu stratejilerle hareket etmesini sağlayacağız.
“SEÇMENİMİZİN OY TERCİHİNE CEZA VERECEK MAHİYETTE BİR SİYASİ ANLAYIŞTA DEĞİLİZ”
Sevginar SALİ: Bu sonuçlara bakarak ve yaptığınız değerlendirmelerden yola çıkarak AK Parti'nin özellikle Silivri özelinde 2019'a giderken nasıl bir yol izlemesi gerekiyor?
Rıfat KUTLU: Buna şimdiki siyasi kimliğimle cevap vermem yanlış anlaşılabilir ama AK Parti her zaman çok daha fazla çalışan, bulunduğu ilçe'ye, il'e, ülkeye hizmet eden bir siyasetin adıdır. Silivri Belediyesi bizde olduğu dönemde de olmadığı dönemde de Silivri'ye en çok hizmet eden siyasi hareket olduğunu düşünüyorum. Yüzde 13-14 oy aldığımız Sayalar Köyü'ne de yüzde 55'e varan oy aldığımız Selimpaşa Mimarsinan Mahallesi'ne de aynı hizmetleri götürme gayretinde olan bir siyasi hareketiz. Seçmenimizin oy tercihine ceza verecek mahiyette bir siyasi anlayışta değiliz. Bundan sonraki siyasi anlayışımızın da bu şekilde devam edeceğini özellikle Silivrili hemşerilerimizin bilmesini istiyorum. Tabi ki marifet iltifata tabidir, yapılan hizmetler ve partimizin halkımıza gösterdiği samimiyetin her geçen gün biraz daha takdirle karşılanacağını, milletimizin özellikle mahalli seçimlerde bunu daha çok göz önüne alacağını düşünüyorum.
“BİZ AYNI DAVAYA HİZMET EDEN AYNI TEŞKİLATIN FERTLERİYİZ”
AK Parti'mizin parti disiplini içerisinde istişarelerin, teşkilat içi toplantılarının bu manada çok önem ifade ettiğini vurgulamak istiyorum. Partimizin kurucularından tutun bugüne kadar görev almış olan kadın kolları, gençlik kolları, meclis üyeleri, kendi ekibimizle değerlendirip elbette buradan bir sonucu çıkartacağız. Genel itibariyle ifade etmek gerekirse referandum süresince partimizin kurucu kurulundan bugünkü görev alan arkadaşlarımıza varana kadar hiçbir arkadaşımızı kenarda bırakmadan, hiçbir arkadaşımız da kenarda kalmayı tercih etmeden, kendisine verilen görevlerin tamamını belki bizim verdiğimiz görevlerden daha fazlasını yapmaya çalışarak böyle bir sisteme hizmet etmesi hem onlar hem de bizler açısından çok sevindirici sonuçlar doğurmuştur. Biz aynı davaya hizmet eden aynı teşkilatın fertleriyiz. Dolayısıyla bu birliktelik dahilinde bir siyaset yapıyor olmamız başarımızı katlayarak arttıracaktır. Geçmiş dönem belediye başkanımız, geçmiş dönem meclis üyelerimiz, geçmiş dönem ilçe başkanlarımız, partimizin kurucular kurulu, kadın ve gençlik kollarımız her birisini bu seçimde yanımızda kol kola bulmaktan AK Parti Silivri İlçe Başkanı olarak son derece mutlu olduğumu söylemek istiyorum.
“BÜTÜN FARKLILIKLARIMIZA RAĞMEN YAN YANA OLMAMIZ GEREKTİĞİNİ İFADE ETMEK İSTİYORUM”
Sevginar SALİ: Referandum sürecine ilişkin sizin eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Rıfat KUTLU: Referandum sürecinin ülkemiz açısından hayırlı uğurlu olmasını temenni ediyorum. Biz referandum gecesinde Atatürk Büstünde yaptığımız konuşmada da ifade ettik, Cumhurbaşkanımız ve Başbakanımız da ifade etti; bu ülkede Evet'in çıkması da Hayır'ın çıkması da belli bir kesimin başlangıcı da sonu da olmayacak. Biz Hayır çıksa da aynı kahvehanede, aynı dükkanda, aynı berberde tıraş olan, çay içen vatandaşlarız. Bu manada özellikle vatandaşlarımızın birbirlerinin tercihlerine karşı duymuş olduğu saygıya teşekkür etmek istiyorum. Dediğim gibi siyasi tercihimiz, kökenlerimiz, düşüncelerimiz farklı olabilir ama biz aynı bayrağın altında, aynı toprağın sınırları içerisinde yaşayan vatandaşlarız. Sonuç ne olursa olsun bu ülkenin bayrağını, ezanını, değerlerini ayaklar altına almaya çalışan Batı başta olmak üzere bütün güruhlara verebileceğimiz en güzel cevabın bütün farklılıklarımıza rağmen yan yana olmamız gerektiğini ifade etmek istiyorum.
“SİYASETÇİLER KADAR ZEKİ, NEYE NE YÖNDE KARAR VERECEĞİNİ BİLEN BİR SEÇMENİMİZ VAR”
Önümüzde 2 yıllık bir zaman dilimiz var. TBMM'de uyum yasaları çıkacak. Milletvekillerimizin oylamaları ile inşallah kabul görecek. Akabinde de en az %50+1 olacak biçimde Cumhurbaşkanı Hükümet Sisteminin 2019 yılı içinde bu ülkede seçim sürecini hep birlikte yaşamış olacağız. Tabi siyasette dengeler değişebilir ama dediğim gibi var olanı, doğru olanı, hak olanı seçmene anlatmak gerekiyor. Bu referandum sonucu da bunu doğurmuştur diye düşünüyorum. Ne kadar algısıyla oynamaya çalışırsanız çalışın, ne kadar farklı yönlendirmeye çalışırsanız çalışın, seçmen özellikle belli bir siyasi partinin gözüyle geçmişte bakıldığı gibi cahil, eğitimsiz gibi sınıflandırmaları hak etmeyen, en az o siyasi partideki siyasetçiler kadar zeki, neye ne yönde karar vereceğini bilen bir seçmen. Bu manada ülkemizin alacağı bütün siyasi sonuçların bulunduğumuz coğrafya açısından hayırlı uğurlu olmasını temenni ediyorum.
16 Nisan sürecinde Silivri'miz başta olmak üzere ülkemizin tamamında özellikle Doğu ve Güneydoğu'da da huzur ortamı içerisinde bir seçim atmosferinin yaşanmasına vesile olan devlet temsilcilerimize, kaymakamlığımıza, emniyet ve jandarma teşkilatımıza da bilhassa bu vesile ile teşekkür etmek istiyorum.
Haber Merkezi
